Horoz, beş aşağı, on yukarı çiftlikte gezdiği bir gün birden
samanların arasından bir şeyin parıldadığını farketti. Hemen,
“Kukuriku-ku!..” diye öttü. “Tam bana göre, tam benim için…” Ve
derhal yere eşelemeye koyuldu. Fakat çıka çıka ne çıksa beğenirsiniz; tesadüfen birisinin düşürmüş olduğu bir inci tanesi değil mi!
O zaman Horoz Efendi, büyük bir hışımla, “Senin kıymetini bilen
insanlara, sen çok şeyler ifade edebilirsin”, diye söylendi. “Ama
benim için, bir tek mısır tanesi, senin bir avuç dolusu miktarından
bin kere evladır.”
“Kıymetli şeyler, ancak kıymetlerinin bilindiği bir muhitte
bulundukları taktirde bir mana ifade ederler.”
Leave a Reply